Kapak

DEFACTO OLARAK YALNIZCA MODA DEĞİL, TEKNOLOJİ DE ÜRETİYORUZ

2022’nin ilk çeyreğinde geçtiğimiz yıla göre hem yurt içi hem yurt dışı pazarlarda %123’lük büyümeyle güçlü bir performans gerçekleştiren DeFacto, hayata geçirdiği Akıllı Mağaza deneyimi ve teknolojik gelişmelere yaptığı yatırımla ‘ulaşılabilir moda’ kavramını dünyaya duyuruyor. Haziran sayımızda kapak konuğumuz olarak ağırladığımız DeFacto Alternatif Satış Kanalları & İş Geliştirme Genel Müdürü Serdar Ersoy ile DeFacto’nun 2022 yılının kalan sürecinde yapacakları yatırımları, 2025 yılı hedeflerine ilerlerlerken hayata geçirecekleri projeleri, fiziksel ve dijital mağaza kavramlarını birleştirerek öne çıkardıkları fijitalleşme kavramını ve tüm bunların DeFacto’ya etkilerini konuştuğumuz keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

İlk yarısını bitirdiğimiz bu sene içerisinde 2022’nin kalan yarısında Türkiye’de franchise ve perakende açısından sonraki hamleleriniz neler olacak?

Türkiye’nin global moda markası vizyonuyla çıktığımız yolda, bugün 93 ülkede güçlü bir varlık gösteriyor, bunların 12’sinde franchise olarak hizmet veriyoruz. Mağaza sayımızı özellikle son 2 yılda yaptığımız başarılı hamlelerle hızla artırıyoruz. Bugün Türkiye’de 300’ü aşkın ve yurt dışında ise 200’den fazla mağazamız bulunuyor. Bu yatırımlarımız MENA, CIS, Avrupa ve Afrika gibi çok geniş bir coğrafyaya yayılmış durumda.

Yılın ilk yarısında çok güçlü bir performans sergiledik. İlk çeyrek dönemi bir önceki yıla göre %123’lük bir büyüme ile kapattık ve gelirlerimizin %50’sini yurt dışı pazarlardan elde ettik. Yılın geri kalanında da bu başarıyı sürdürmek üzere çalışıyoruz. Hedefimiz 2022 yılı sonunda mağaza sayımızı %10 daha artırmak üzere toplamda 50’yi aşkın mağaza açmak. Bu doğrultuda franchise modeli ile yıl sonuna dek yurt dışında 15 yeni mağaza açmayı hedefliyoruz.

2025’te 180 ülkede faaliyet göstermek üzere güçlü çalışmalara imza attığınızı biliyoruz. Bu çalışmalarınızdan okuyucularımıza bahseder misiniz?

DeFacto olarak Türk modasına taze bir bakış açısı getirmek, yepyeni, kaliteli ve özgün tasarımlarımızı dünyanın dört bir yanındaki tüketiciyle buluşturmak amacıyla kurulduk. İlk mağazamızı 2005 yılında açtık; kısa bir süre sonra ise Türkiye’de hazır giyim ve moda sektörünün lider markaları arasında yerimizi almayı başardık. Bugün, 5 kıtada toplam 500’ün üzerinde mağazamız ve 15 bin çalışanımız ile büyümeye devam ediyoruz.

2025 yılında ise faaliyet gösterdiğimiz ülke sayısını 180’e ulaştırmak gibi çok güçlü bir vizyonumuz var. Bu kapsamda moda ve teknolojinin gücünü birleştirerek gerçekleştirdiğimiz yatırımlarımız için yeni iş ortaklıkları kurmaya devam ediyoruz.

Bu doğrultuda bizlerle vizyon birliği içerisinde olacak iş ortaklıklarına yatırım yapmayı sürdürüyoruz. Bizim bu noktada önceliğimiz doğru tecrübe ve yetkinliklerdeki potansiyel iş ortakları ile buluşmak ve tüm paydaşlarımıza sürdürülebilir değerler sunabileceğimiz iş modelleri yaratmak. İnanıyoruz ki şimdiye dek olduğu gibi önümüzdeki dönemde de güçlü iş ortaklıklarımız ve sektörümüzde yeniliklere öncülük eden konumumuzla dünyanın dört bir yanında moda severlere hep en iyiyi, en yeniyi sunmaya devam edeceğiz

Akıllı Mağaza deneyimini Türkiye’de ilk uygulayan mağaza olarak bu proje için düşündüğünüz yenilikler nelerdir? Yurt dışı hedefleriniz arasında Akıllı Mağaza projeleriniz var mı?

2019 yılında ilk akıllı mağaza konseptimizi İstanbul’daki Akasya AVM’de açtık. Burada sürekli bir gelişim prensibiyle son teknoloji ürünü, yenilikleri müşterilerimizle buluşturuyoruz. Robotik, sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik gibi pek çok yeni nesil teknolojiyi müşterilerimize daha iyi bir deneyim yaşatmak için bu mağazamızda sunuyoruz.

Fiziki ve dijital perakende deneyimini birlikte sunan fijitalleşme stratejimizle yol aldığımız bu alanda bir sonraki hamlemizi Avrupa’da gerçekleştirerek Türkiye için yeni bir gurur verici başarıya imza attık. DeFacto’nun global marka vizyonunun en önemli adımlarından biri olarak Almanya’nın başkenti Berlin’de fijital bir mağaza yatırımı yaptık. Burada sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik ve robotik teknolojilerinden yararlanıyoruz. Mağazamız moda trendlerinin en iyi örneklerini kültür ve sanatın başkenti Berlin’de sunarken, dijital sanatı da içine alan çok kapsamlı ve sıra dışı bir yaşam merkezi olarak hizmet veriyor. 1.800 metrekarelik mağazamız Berlin’in ‘İstiklal Caddesi’ konumda global markalarla birlikte en önemli alışveriş caddesinde yer alıyor.

Almanya Berlin’de sonsuzluk temasıyla açtığınız büyük bir perakende ve deneyim mağazasının ardından, offline ve online olarak Almanya ile başladığınız yolculuğunuzun sonraki aşamaları nelerdir?

Berlin’deki fijital mağazamız Avrupa pazarındaki güçlü hedeflerimizin bir sonucu olarak doğdu. Aralık 2021’de açılışını gerçekleştirdiğimiz mağazamız Türkiye’nin hem moda hem de teknoloji anlamında geldiği en üst noktayı gözler önüne seriyor. Avrupalıların DeFacto’yu fiziksel olarak deneyimleyebilecekleri bir mağaza ve aynı zamanda fijital teknolojileri ile de online ve offline dünyaların her ikisine de hizmet ediyor. İlk aylardaki başarılı performansı ile de hedeflerimize hızla ulaşacağımızın sinyallerini veriyor.

Amacımız, yeni dönemde Berlin fijital mağazamızın moda, teknoloji ve sanat başta olmak üzere yaşama dokunan bir merkez olarak gördüğü bu ilgiyi artırmak ve bu alanda öncülüğümüzü güçlendirecek yeni projeler için de temel yapı taşlarından biri olmasını sağlamak.

Buna paralel olarak, DeFacto internet sitesi ve Avrupa’nın en güçlü alışveriş platformlarından Zalando’nun internet sitesi üzerinden gerçekleştirdiğimiz e-ticaret çalışmaları ile Avrupalı müşteri kitlemiz hızla oluştu. Sadece Zalando üzerinden 12 ülkede 35 milyonu aşkın tüketiciye ulaşıyoruz. ABD’de Amazon üzerinden satışlara başlamak ve İngiltere pazarı için oluşturduğumuz hibrit ekip de yurt dışı özelinde yaptığımız çalışmalardan birkaçı.

Dijitalleşen dünyada DeFacto olarak sizin bu yönde izlediğiniz yollar nelerdir? Ulaşılabilir Moda ile çıktığınız yolda teknolojiyi bünyenizde ne yönde kullanıyorsunuz?

Hazır giyim sektörünün öncü markalarından biri olarak, yalnızca moda değil teknoloji de üreten bir markayız.

DeFacto olarak dünya genelinde büyük ölçüde ivme kazanan dijital dönüşüm sürecini olağanüstü bir adaptasyonla yaşadık ve şirketimize yeni teknolojileri entegre etmenin çok ötesine geçtik. E-ticaret alanındaki potansiyeli de çok önceden fark ettik ve tüm teknolojik altyapılarımızı üretmek üzere 6 yıl önce Teknopark’ta DeFacto Teknoloji’yi kurduk.  Kısacası pandemiden önce e-ticaret ve omni-channel yazılımlarımızı hazırlamıştık. Şimdilerde DeFacto Teknoloji altında 250 kişilik developer takımımız omni-channel teknolojilerimizin altyapılarını üretiyor.

Bizim de yeni dünyada başarılı olabilmek için odaklandığımız alanlar dijitalleşme ve globalleşme. Bu kapsamda sektöre kazandırdığımız ilklere bir yenisini daha ekleyerek Türkiye’de omni-channel’ı ilk kez en yaygın uygulayan moda markası olduk. Yurt dışındaki online kanallarımızı büyütmek için yatırımlarımızı hızlandırdık. Bu kapsamda yeni dönemde fiziksel mağazalarımız ve online mecralarımızı birleştirerek “Fijital” olmayı hedefliyoruz.

Öte yandan ‘ulaşılabilir moda’nın öncüsüyüz ve bu alanda dünya markası olmayı temele alan bir büyüme stratejimiz var.  Modayı lüks olmaktan çıkarıp, DeFacto’yu ulaşılabilir moda markası olarak lanse etmeyi ve bu algıyı tüm hedef kitlelere benimsetmeyi hedefliyoruz. Özellikle yeni gelişen pazarlarda geniş ve hızla büyüyen kapsama alanının, erişilebilir ve uygun fiyatlı hazır giyim markası olmanın avantajını kullanmaya çalışıyoruz. 

Uluslararası arenada yatırımlarınıza hızla devam ettiğinizi biliyoruz. Son yatırım ve projeniz nedir? 2022 yılını franchise ve yatırım anlamında nasıl bitirmeyi planlıyorsunuz?

2025 yılı hedeflerimize ulaşmak üzere faaliyet gösterdiğimiz ülke ve mağaza yatırımlarına her yıl yenilerini ekliyoruz. Bu kapsamda son yatırımımız için ise Lübnan’ı seçtik. Ülkedeki dördüncü yatırımımız olan yeni mağazamız, tarihi ve kültürel mirası ile dikkat çeken ve ticari anlamda güçlenen Saida’da, Nisan ayında hizmete başladı. Aynı zamanda ülkenin 3. en büyük kenti olan Saida’daki mağazamızın buradaki hızlı gelişime katkı sunmasını ve bölgedeki tüketicileri ‘ulaşılabilir moda’ ile buluşturmasını hedefliyoruz.

İş yaşamınız dışındaki hayatınızdan bahseder misiniz? Bir gününüz nasıl geçiyor?

Yoğun iş temposundan sonra ilk önceliğim ailem ve dostlarımla vakit geçirmek oluyor.  Sevdiklerimle beraber olmak, onlarla keyifli anlar paylaşmak, birlikte mutlu ve huzurlu hissetmek büyük bir motivasyon ve enerji sağlıyor.

Karakter yapım gereği merak düzeyi yüksek bir insanım. Yeni şeyler denemeyi çok seviyor, her yıl farklı hobiler edinmeye özen gösteriyorum. Kitap okumak, motor kullanmak, gitar çalmak, yüzmek ve zıpkınla avlanmak düzenli olarak yaptığım aktiviteler arasında yer alıyor. Şu sıralar beni en çok heyecanlandıran hobim ise müzik yapmak. Arkadaşlarımla bir araya gelip kurduğumuz bir müzik grubumuz var. Bu sayede hem yaratıcılığımızı geliştiriyor hem dostluğumuzu pekiştiriyor hem de yeni şeyler üretmenin keyfini yaşıyoruz.

Başarınızın sırrı nedir? Başarılı olmanızda ailenizin rolünden bahseder misiniz?

Bana göre başarının sırrı azimli, özverili olmak ve yapılan işten keyif almaktan geçiyor. Bir insanın, hayatın her anında kendini geliştirmek ve yeni şeyler öğrenmek için çaba göstermesi gerektiğine inanıyorum. Durmadan kendini yenilemenin kişinin hayatına başarı getirdiği düşüncesindeyim.

DeFacto hayatımın bir parçası ve ben işimi hayatım ile sentezliyorum. Bu yüzden başarı da kendiliğinden geliyor. En önemli kavramın ise başarı elde ederken başka insanların hayatlarına dokunmak ve onlara pozitif etki etmek olduğuna inanıyorum.

Kullanmayı çok sevdiğim bir sloganım var: Asla vazgeçme! İşimde çok çaba sarf ederek yaptığım tüm projelerin üzerinde titriyor, önem veriyorum. Bu konuda ise eşim ve çocuklarım benim en büyük destekçilerim. Onların sevgisi ve desteği olmadan iş hayatımdaki başarılara imza atabileceğimi düşünmüyorum.