24 yıllık deneyimiyle anne-bebek perakendesinde güçlü bir marka haline gelen ebebek, 69 ilde 280’den fazla mağazası ve e-ticaret kanalıyla ‘click to brick’ modelini başarıyla uyguluyor. Esnek tedarik zinciri, dijitalleşme yatırımları ve ‘Bebekoloji’ felsefesiyle müşteri deneyimini güven, şeffaflık ve sürdürülebilirlik temelinde yeniden tanımlıyor. Ebebek Tedarik Zinciri Direktörü Onur Topgül, “Kendi bebeğimize güvenle almayacağımız hiçbir ürünü sunmayız. Tedarik zinciri operasyonlarımızı bu bakış açısıyla şekillendiriyor, sürecin her adımını bu hassasiyetle yönetiyoruz.” diyor.
ebebek’in perakende ve e-ticaret alanındaki büyüme vizyonunu ve sektördeki konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
ebebek olarak, 24 yıllık deneyimimizle anne ve bebeklerin doğum öncesinden 4 yaşına kadar tüm ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor, sektörde önemli bir marka olarak konumlanıyoruz. 69 ilde 280’den fazla mağazamız ve ebebek.com ile “click to brick” modelini başarıyla uyguluyor, fiziksel ve dijital kanalları entegre ederek müşteri deneyimini kesintisiz hale getiriyoruz.
Büyümemizin merkezinde esnek, çok kategorili tedarik zinciri yer alıyor. Geniş ürün karmamız sayesinde tek bir tedarikçiye bağlı kalmadan farklı müşteri segmentlerine hitap ediyor, operasyonel dayanıklılığımızı artırıp riskleri minimize ediyoruz.
Hızlı tüketim ürünleri (HTÜ) kategorisindeki başarımız, yüksek hacimli operasyonları etkili ve esnek şekilde yönetebildiğimizi gösteriyor. Bu yetkinlik, büyümeye yönelik hedeflerimizi destekleyerek sürdürülebilir bir yapıyı hayata geçirmemizi sağlıyor.

Markanızın müşteri deneyimi ve hizmet kalitesini güçlendiren temel stratejileriniz nelerdir?
Müşteri deneyimimizin kalbinde, bebeği anlama ve anlatabilme bilimi olan “Bebekoloji” felsefemiz yatıyor; kendi bebeğimize güvenle almayacağımız hiçbir ürünü sunmayız. Tedarik zinciri operasyonlarımızı bu bakış açısıyla şekillendiriyor, sürecin her adımını bu hassasiyetle yönetiyoruz.
Aynı hassasiyeti tedarikçi seçiminde de sürdürüyoruz. Etik değerlere bağlı, güvenilir iş ortaklarıyla çalışıyor; bu yöntemle tedarik zincirinde güvenilirlik ve istikrarı artırıyoruz. Etik duruşumuz, kurumsal sosyal sorumluluğun ötesinde bir fark yaratıyor; öngörülebilirliği artırırken, müşteri güveni ve sadakatine de katkı sağlıyor.
Tedarikten lojistiğe uzanan uçtan uca süreçlerinizi nasıl yönetiyor, bu süreçte verimliliği artırmak için hangi adımları atıyorsunuz?
Tedarik zinciri yönetimimizi “kontrol kulesi” yaklaşımıyla yürütüyoruz. Bu model, süreçlere uçtan uca görünürlük sağlayarak ekiplerimizin anlık veriye dayalı, hızlı ve doğru kararlar almasını sağlıyor. Talep değişiklikleri, tedarik gecikmeleri veya lojistik aksamalarını önceden tespit edip proaktif çözümler geliştiriyoruz. Bu sayede hem esnekliğimizi artırıyor hem de hizmet seviyemizi koruyoruz.
Dış ticaret operasyonlarımızda kapsamlı bir dijital dönüşüme gittik. ISIS iş ortaklığıyla tüm ithalat ve ihracat süreçlerimizi SAP altyapısına entegre ettik. Böylelikle operasyonlarımızı merkezi, şeffaf ve izlenebilir bir biçimde, manuel hatalardan arındırılmış olarak yönetiyoruz.
Gümrük müşavirlik sistemleri ve lojistik iş ortağımızın SAAS çözümlerini entegre ederek, sevkiyat takibini etkinleştirdik. Finansal süreçleri de SAP üzerinden yöneterek muhasebe işlemlerini daha verimli hale getirdik. Dijitalleşme sayesinde iş gücü verimliliğimiz yükseldi, gümrük şeffaflığı güçlendi, raporlama ve planlama yetkinliğimiz gelişti. YYS denetimlerinden aldığımız olumlu geri bildirimler de sistemimizin güvenilirliğini teyit etti.
Sonuç olarak, tedarikten lojistiğe kadar tüm süreçlerimizi daha entegre, esnek ve şeffaf hale getirdik. Bu da hem iç operasyonlarımızın verimliliğini artırdı hem de müşteri memnuniyetini yükseltmemizi sağladı.
Tedarik zincirinde verimlilik ve stratejik kontrol sağlamak adına geliştirdiğiniz öne çıkan uygulamalar neler?
Tedarik zincirimizin verimli ve stratejik yönetimini, sağlam bir dijital omurga ve akıllı otomasyon yatırımları üzerine kurduk. ERP, gelişmiş WMS, talep planlama yazılımı ve iş zekâsı araçlarını tek bir “kontrol kulesi” çatısı altında buluşturarak verilerin tek doğru kaynaktan akmasını sağlıyoruz. Bu sistemler, operasyonel kararları veriyle desteklememizi, süreçler arasında uyum sağlamamızı ve insan kaynağımızı daha stratejik alanlara yönlendirmemizi mümkün kılıyor.
Talep planlama ve envanter yönetimi süreçlerimizde, sektör lideri bir yazılımla çalışıyoruz. Bu sistem, değişen talebe göre hızlı ve güvenilir planlama önerileri sunarak karar alma süreçlerimizi destekliyor. Stok seviyelerimizi optimize ediyor, maliyetlerimizi düşürürken müşteri taleplerine daha hızlı yanıt verebiliyoruz. Sipariş ekibimizin zamanını daha stratejik alanlara yönlendirebiliyoruz. Tedarikçi performans takibi, mağaza stok dengesi ve ürün erişilebilirliği gibi konulara odaklanarak genel operasyonel performansımızı artırıyoruz. Yazılımı sistematik ve öngörülebilir bir yapıyla kullanıyor hem ciro hedeflerimizi destekliyor hem de müşteri memnuniyetini güçlendiriyoruz.
Ayrıca, depo ve kargo operasyonlarımızda sorter otomasyon sistemleri kullanıyoruz. Bu sistem, e-ticaret siparişlerini kargo şirketine, gönderi tipine ve desi grubuna göre otomatik ayırıyor. Böylelikle hem sipariş hızını artırıyor hem de iade süreçlerini daha etkin yönetmemizi sağlıyor. Tekstil operasyonlarımız için de ayrı bir sorter sistemimiz mevcut.
Nakliye talep yönetim sistemimizle sevkiyat süreçlerimizin izlenebilirliğini artırdık. Bu sayede nakliye taleplerini daha etkin yönetiyor, teslimat performansımızı izleyerek proaktif yönetim sağlıyoruz.
Uşak’taki depomuzdan tekstil dışı mağaza operasyonlarımızı yönetirken, e-ticaret gönderilerimizi anlaşmalı kargo iş ortaklarımız aracılığıyla yapıyoruz. Bu hibrit model, bize operasyonel esneklik ve ölçeklenebilirlik sağlıyor. Yeni bölgelere girişi kolaylaştırıyor, teslimat süreleri ve maliyetleri optimize etmemize yardımcı oluyor. Tedarik zinciri raporlamalarımızı iş zekâsı araçlarıyla destekleyerek karar alma süreçlerimizi veri odaklı hale getiriyoruz.
Yeni depo yatırımları ve akreditasyon süreçleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Mayıs 2025’te aldığımız Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü (YYS) Sertifikası, ebebek’in uluslararası büyümeye adımında stratejik bir dönüm noktası oldu. Bu sayede ithalat-ihracat işlemlerimiz öncelikli hatlardan geçiyor, gümrükleme süreleri kısalıyor ve fiziksel kontroller azalıyor. Teslimat hızı ve maliyet verimliliği artarken, rekabet gücümüz de pekişiyor.
Bu sertifika, tedarik zincirimizin uluslararası ölçekte güvenilirliğini kanıtlayan bir referans niteliği taşıyor. Global iş ortaklarımıza süreçlerimizin güvenli, izlenebilir ve sürdürülebilir olduğunu göstermemizi sağlıyor. Bu da mevcut iş birliklerini derinleştirirken yeni pazarlara giriş için avantaj sağlıyor.
YYS’yi destekleyen ISO 9001 kalite belgemizle operasyonel yetkinliğimizi de teyit ederek sürdürülebilir büyümemizi sağlam temellere oturtuyoruz.