Ürün ve Hizmet

Technolıfe’ın inovatif çözümleriyle otopark ve güvenlik sistemlerinde devrim

2011 yılında kurulan Technolife, 15 yılı aşkın deneyimiyle otopark kontrol sistemleri, geçiş kontrol ve güvenlik sistemleri gibi teknolojik çözümler sunarak işletmelerin verimliliğini artırıyor. Hızla gelişen sektörlerdeki ihtiyaçlara yanıt veren projeleriyle, kullanıcıların hayatını kolaylaştırdıklarını ifade eden Technolife Genel Müdürü Harun Gümüşdoğrayan, teknolojiye yaptıkları yatırımlarla, geleceğin gereksinimlerine yön verdiklerini kaydetti.

Technolife’ı tanıyabilir miyiz, çözüm ortağı olduğunuz müşterilerinize sunduğunuz ürün ve hizmetleriniz nelerdir? Hangi sektörler bu ürün ve hizmetlerinizden faydalanıyor?

Firmamız, sektördeki tüm teknolojik yenilikleri yakından takip eden ve 15 yılı aşkın sektör deneyimine sahip kurucularıyla rekabetçi çözümler üretmek amacıyla 2011 yılında kurulmuştur.

İşletmelerin temel ihtiyacı haline gelen otopark kontrol sistemleri, geçiş kontrol ve güvenlik sistemleri, personel takip sistemleri, insansız tahsilat araçları gibi birçok çözüme yönelik ürettiğimiz ürünler aslında tüm sektörlere pazarlanmaktadır. Bu alanda 100’den fazla projeyi başarıyla tamamladık. TECHNOLIFE’IN İNOVATİF ÇÖZÜMLERİYLE OTOPARK VE GÜVENLİK SİSTEMLERİNDE DEVRİM Yaygın olarak havalimanları ve otoparklarda kullanılan ürün gruplarınız hangileri, çözüm ortağı olduğunuz işletmelerin iş yapış biçimlerini ve ürün kullanıcılarının hayatlarını nasıl kolaylaştırıyorsunuz? Sunduğunuz avantajlar nedir?

Küçük büyük fark etmeksizin tüm otoparklar için geliştirdiğimiz projelerde kullandığımız teknolojilerle işletmelerin, özellikle de kullanıcıların işlerini büyük ölçüde kolaylaştırıyoruz. Otopark sektörünü, Türkiye’de her geçen gün hızla büyüyen ve özellikle kurumsallaşan önemli sektörlerden biri olarak görüyoruz. Artan otopark bilinci, personel maliyetleri ve sayabileceğimiz birçok etken, işletmecilerin taleplerini daha teknoloji odaklı hale getiriyor. Personele olan bağımlılığı azaltmak adına yaptığımız otomatik tahsilat çözümlerimiz büyük talep görüyor. Otopark içerisindeki trafik yoğunluğunu azaltarak giriş-çıkış işlemlerini hızlandırıyor ve kullanıcıların herhangi bir personel ile temas kurmadan otoparkı kullanmalarını sağlıyor. İşletmecilerin tesislerinde daha fazla araç park edebilmesine olanak tanıyor. Ayrıca işletme cirosunu en az %20 oranında artırdığını yatırımcılara raporladık. Ciroda yaşanan kayıpların geri kazanımında da büyük etkisinin olduğunu söyleyebiliriz. Çözümlerimizi sadece ticari bir döngü olarak değil, işletmelerin maksimum verimliliğe ulaşmaları için üretiyoruz.

Türkiye ve uluslararası pazardaki talepler, artan işletme maliyetleri daha az insan gücü ile daha fazla iş üretecek teknolojilere olan ihtiyaçları artırmaktadır. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile yürüttüğümüz Yurt Dışı Harç Pulu Satış Otomatları projesi bunun en önemli örneklerindendir. Havalimanlarında bulunan Maliye veznelerindeki yoğunluğu azaltmak adına geliştirdiğimiz projede, 8’i havalimanlarında olmak üzere toplam 60 insansız satış veznesi çalışmaktadır. Benzeri teknolojik gelişimler gelecek nesillerin daha üretken olmasını tetikliyor.

Teknolojinin geliştiği her noktada güvenlik ürünleri de bu gelişmeye paralel olarak kendini yeniliyor. Technolife olarak bu güncelliği nasıl yakalıyorsunuz, ARGE çalışmalarınızdan ve ürün geliştirme süreçlerinizden bahseder misiniz?

Aslında işin en kolay ve en zor bölümü diyebiliriz. Kolay olan; çalışmayı, mücadele etmeyi ve üretmeyi seviyoruz. Dolayısı ile geliştirme aşamasında karşılaştığımız zorluklar bizi yormuyor. Zor olan ise taleplerin çok hızlı artması ve değişmesi. 10 yıl önce gelen bir müşterimizin geliştirme talebine bir ay sürede yapabiliriz cevabını verebiliyorken, bugün sadece günler içerisinde sonuca götürmemiz bekleniyor. Bu da bizim gibi firmaların daha hızlı olmaları gerektiğini gösteriyor. Güncel kalmak için dünya pazarındaki gelişimleri ve talepleri yakından takip ediyoruz. Yurt dışı fuarlarına katılıyor, katılamadığımız dönemlerde ise fuar alanlarını ziyaret ediyoruz. Çözümlerimizi dünya markaları ile karşılaştırıyoruz. En önemlisi öz eleştiri yapıyor ve eksiklerimizi tartışıyoruz. Düzeltmek için gerektiğinde aynı projeyi yeniden üretmek için yola çıkıyoruz. Şirket çalışanlarımız dışındaki mühendislerden danışmanlık hizmeti alarak ürettiğimiz çözümleri değerlendiriyoruz.