Mağazalarında kullandıkları tam otomatik profesyonel kahve ekipmanları sayesinde barista olmadan kendi kahvenizi kendinizin hazırlayabildiği bir konseptle kahve severlerin karşısına çıkan Barbour Coffee London, her mağaza ve her bardakta aynı lezzeti sunuyor. Nisan sayımızda bir araya geldiğimiz Barbour Coffee London Kurucusu Ali İhsan Demirbilek markalarının hikayesini okurlarımızla paylaştı.
Barbour Coffee London’ı anlatır mısınız, marka ne zaman ve nasıl doğdu?
Barbour Coffee London, aslen İngiltere menşeli bir marka olup markanın Türkiye kullanım haklarını 2020 yılında şirketimiz satın almıştır. 4 yıllık bir AR-GE sürecinden sonra günümüz Türkiye’sine uygun bir hale getirip markamızı franchise vermeye hazırladık.
Barbour Coffee’nin diğer kahve markalarından farklı yönleri ve özelliği nedir? Baristasız nasıl kahve yapıyorsunuz, anlatır mısınız?
Barbour Coffee London markasını diğer kahve markalarından ayıran birçok özelliği var. En önemlisi sizin de bahsettiğiniz gibi baristasız kahve yapmamızdır. Biz mağazalarımızda tam otomatik profesyonel kahve makinaları kullanıyoruz.
Tabii ki bu durum barista ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Her bardakta aynı lezzeti sunarken, bu lezzet her mağazada da aynı oluyor. Ülkemizde güncel enerji ve personel maliyetlerini de göz önünde bulundurarak minimum personel ile çalıştığımız için personel maliyetinde de öne çıkıyoruz. Maksimum 3 personel bizler için yeterli oluyor. Mutfak, bulaşık ekipmanı ve personelimiz olmadığından, enerji maliyetlerimiz de diğer konseptlere göre daha ekonomik oluyor.
Türkiye kahve pazarında hedefiniz nedir, neyi amaçlıyorsunuz?
Türkiye pazarında kendi yerimizi alacağız ve kısa sürede pazarda sesimiz duyulacak. Türkiye’nin her noktasına ve Türki Cumhuriyetler’e mağazalar açmayı hedefliyoruz. Buna uygun altyapımız var ve yıllardır sektörde edindiğimiz tecrübemiz yeterlidir.
Barbour Coffee London’ın franchise sistemini, fiyat politikasını ve hedef kitlesini bize anlatır mısınız?
Barbour Coffee London’ın franchise sistemi şu an Türkiye’nin en ekonomik sistemi olabilir. Fiyatlar erişilebilir rakamlardır. Hedef kitlemiz ise 7’den 77’ye tüm kahve severlerdir.
Türkiye kahve pazarının geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sizce gelecekte pazar hangi yöne doğru evrilir, neden?
Türkiye halihazırda çok az kahve tüketen bir toplum. Pazar her geçen gün biraz daha fazlalaşarak büyüyecek. Gelecekte pazar hızlı tüketime doğru evrilecek ve zaman çok değerli olacak.
İngiltere’den Türkiye’ye yolculuğunda, Barbour’a ilişkin değinmek istediğiniz başka şeyler var mı?
Bizim bu yolculuğumuz tamamen Türkiye odaklı ve Türkiye’ye özel reçetelerle başladı. Tüm kahve ve diğer ürünler tamamen Türk damak lezzetine göre reçetelendi ve tamamen yerli ve milli olarak Türkiye’de üretildi. Paramız ülkemizde kalıyor ve ülkemize katma değer kazandırıyor.
