The Land of Legends Shopping Avenue Direktörü Aslıhan Tunçbilek, liderlik anlayışını ve kadınların iş dünyasındaki yerini değerlendirirken, empati ve katılımcı yönetim anlayışıyla dinamik bir çalışma ortamı yarattıklarını belirtti. Kadınların iş gücüne katılımında fırsat eşitliğinin önemine vurgu yapan Tunçbilek, “Kadınlar iş dünyasında güçlü ve etkili bir şekilde var olabilir, önemli olan bu potansiyeli görmek ve önlerini açmak.” dedi.
Liderlik tarzınız, The Land of Legends Shopping Avenue’nun enerjisine ve çeşitliliğine nasıl yansıyor?
Liderlik tarzım, empatik bir yaklaşım üzerine kurulu. Çalışanlarımın güçlü yönlerini anlamaya ve onlara değer katmaya büyük önem veriyorum. Her bireyin benzersiz yetenekleri olduğunu biliyorum, bu yüzden tüm ekibi oyunun içine sokarak, herkesin kendi becerilerini en iyi şekilde sergileyebileceği bir çalışma ortamı yaratmaya çalışıyorum. The Land of Legends, Shopping Avenue’un yanı sıra iki çocuk konseptli otel ile açık ve kapalı Tema Park’ı bünyesinde barındıran karma bir proje olduğu için çok hızlı dinamiklere sahip. Bu çeşitlilik, her an değişen ve gelişen bir yapıyı gerektiriyor. Biz de tüm ekip olarak bu hızlı değişimlere ve dinamiklere, bahsettiğim empatik ve katılımcı liderlik anlayışımızla çok kolay adapte oluyoruz. Bu yaklaşım, sadece iç ekip içindeki işbirliğini güçlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda ziyaretçilerimize de bu pozitif enerjiyi yansıtarak, Shopping Avenue’nun ve genel projedeki tüm alanların canlı ve dinamik atmosferini besliyor.
Başarılı bir kadın yönetici olarak karşılaştığınız zorluklar neler ve bunları nasıl aşıyorsunuz?
Liderlik söz konusu olduğunda cinsiyet ayrımına inanmıyorum. Eskiden kadınlar ve erkeklerin çalışma motivasyonlarının farklı olduğu düşünülebilirdi, ancak günümüzde kadınlar da iş hayatında son derece motive durumdalar ve ekonomiye önemli katkılar sağlıyor. Bu yüzden, bir lider hangi zorluklarla karşılaşıyorsa bunu kadın ya da erkek olarak ayırmamak gerektiğini düşünüyorum.
Açıkçası ben zorluk kavramına farklı bir pencereden bakıyorum. Karşılaştığımız durumları ‘zorluk’ olarak görmek yerine, bunları gelişim ve öğrenme fırsatları olarak değerlendirmek gerektiğine inanıyorum. Bu bakış açısı, iş hayatındaki değişimlere daha kolay adapte olmamı sağlıyor. Ekibimle birlikte, her durumu ortak akılla ve çözüm odaklı bir yaklaşımla ele almaya özen gösteriyorum. Belki de işimi severek yapmam ve bu yaklaşımı benimsemem, beni ileriye taşıyan en önemli unsurlardan biri.
Sizce perakende ve AVM sektörü kadınların iş gücüne katılımı açısından diğer sektörlere kıyasla nasıl bir yerde?
Perakende ve AVM sektörü, doğası gereği hizmet odaklı ve estetik bir vizyon gerektiren bir alan. Bu da kadınların sektördeki rolünü son derece önemli hale getiriyor. Sektörümüz, kadın istihdamı açısından oldukça kapsayıcı bir yapıya sahip ve özellikle müşteri ilişkileri, pazarlama, satış ve görsel düzenleme gibi alanlarda kadınların güçlü bir varlık gösterdiğini söyleyebiliriz. Ancak hala üst düzey yönetim pozisyonlarında kadın temsilinin artması gerektiğini düşünüyorum. Kadınların liderlik pozisyonlarında daha fazla yer alması, sektöre farklı bakış açıları kazandırarak daha dengeli ve kapsayıcı bir yönetim anlayışı oluşturacaktır. Bu anlamda, fırsat eşitliğini destekleyen politikaların ve kadın liderlerin önünün açılmasının sektörümüzü daha da ileriye taşıyacağına inanıyorum.
Sizin gibi yönetici pozisyonlarında daha fazla kadını görmek için iş dünyasında hangi dönüşümlerin olması gerektiğini düşünüyorsunuz?
Bence iş dünyasında kadın yöneticilerin sayısını artırmak için devrim yapmaya gerek yok, sadece eski kalıpları biraz esnetmek yeterli. Kadınlar zaten çalışkan, çözüm odaklı ve kriz anlarında harikalar yaratıyor. Çünkü aynı anda birçok şeyi düşünebilir, detaylara hâkim olabilir ve olaylara daha geniş bir perspektiften bakabiliriz. Ama tabii ki yetenek tek başına yeterli değil, fırsatlar da olmalı. ‘Kadınlara da yer veriyoruz’ demek yetmez, o fırsatları gerçekten erişilebilir hale getirmek lazım. Mentorluk, kariyer gelişim programları ve yükselme olanakları kadınlar için daha sistemli bir şekilde sunulmalı. Bir de iş hayatı biraz daha esnek olmalı. Kadınlar iş ve özel hayat arasında denge kurmaya çalışırken gereksiz bariyerlerle uğraşmamalı. Daha esnek çalışma saatleri, destekleyici iş ortamları olduğunda, kadınlar iş dünyasında daha güçlü ve etkili bir şekilde var olabilir. Kısacası, biz zaten buradayız ve yönetici olmaya çoktan hazırız. Önemli olan, bu potansiyeli görmek ve kadınların önünü gerçekten açmak. Gerisi kendiliğinden gelecektir.
Genç ve kariyerinin başındaki kadınlara vermek istediğiniz en önemli tavsiye nedir?
Kariyerinizin bu heyecan verici başlangıcında size en önemli tavsiyem; kendinize inanın ve cesur adımlar atın! Her hata, her zorluk aslında size öğretecek değerli dersler barındırıyor. İlham aldığınız kişilerin tecrübelerinden faydalanın, ama unutmayın ki en büyük ilham kaynağı sizsiniz. Kendi benzersiz yolculuğunuzu yaratın, sürekli öğrenin ve çevrenizdeki destekten yararlanın. İş dünyası sizin enerjiniz ve yeteneklerinizle daha da güzelleşecek; her engeli, ilerlemeniz için bir basamak olarak görün. Unutmayın, siz her şeyi başarabilecek güce sahipsiniz.
