2024 yılına yaklaşık 1 milyon dolarlık yatırımla iddialı bir şekilde başlayan Apollo, bu yatırımın gücüyle yurt dışı çalışmalarına hız kazandırdı. Apollo Kurucu ve CEO’su Ezgi Eylül Hasvatan Gavas ile bir araya geldiğimiz Haziran sayımızda Almanya ve İngiltere’de operasyonlarını başlattıklarını ifade eden Hasvatan Gavas, bu yıl sonuna kadar agresif bir büyüme hedefi benimsediklerini vurguladı.
Türkiye’nin ilk yapay zeka destekli ve bulut tabanlı dijital enerji platformu Apollo 2024 yılına nasıl başladı, yılın ilk yarısına ilişkin performansınızı değerlendirir misiniz?
Türkiye’nin ilk ve tek yapay zeka destekli 360 derece sürdürülebilirlik ve enerji yönetimi platformu olarak, 2024 yılına iddialı bir şekilde yaklaşık 1 milyon dolarlık bir yatırım alarak başladık. 50’den fazla sektörde 1.000’den fazla firmanın enerji yoğunluklarını düşürmelerine ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarına katkı sağlıyoruz. Bu yıl, Apollo çözümümüzü bütünsel anlamda geliştirmenin yanı sıra, karbon emisyonu alanındaki çözümlerimizi bir üst seviyeye taşıma gayretindeyiz. Ayrıca, tüm süreçlerimizi yapay zeka öneri motoru ile tesis spesifik öneri sunan hale getiriyor ve kullanıcı dostu ara yüzümüzü sürekli iyileştiriyoruz.
Sürdürülebilirlik ve enerji verimliliği çalışmaları yapmak isteyen şirketlerin, öncelikle doğru durum analizi yapmaları ve somut başarılar elde etmek için bu konuyu 3E (Enerji, Ekonomi, Ekoloji) perspektifiyle ele almaları gerekir. Apollo olarak Finwise, Optiwise ve Ecowise ürünlerimiz ile 3E’nin tamamına kapsamlı özelliklerle yaklaşarak birçok zorluğu çözdük ve somut çıktılar elde edilmesini sağladık. Özellikle Apollo ile kullanıcılarımıza sunduğumuz sektörel birim maliyet benchmarkingi, sektörel enerji yoğunluğu benchmarkingi ve sektörel karbon ayak izi benchmarkingi ile kullanıcılarımızın sektörlerine göre ne kadar tasarruflu, ne kadar verimli ve ne kadar sürdürülebilir olduklarını şeffaf bir şekilde sunuyor, ihtiyaçları olan iyileştirmeleri yapay zeka öneri motorumuzla belirliyoruz. Bu yaklaşımla sektör liderlerine yılda yaklaşık 25 milyon dolarlık tasarruf ve enerji yoğunluğunu %5’lere varan oranda düşürme imkanı yarattık.
İşletmelerin enerji verimliliklerini artırırken karbon ayak izlerini azaltacak aksiyon planlarınız içerisinde neler bulunuyor, bu konuda Apollo olarak nasıl bir rol üstleniyorsunuz?
Enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik alanında somut başarılar elde etmek için 3E çerçevesinde ele alınması gerekiyor. Apollo olarak biz de bu yaklaşımla hareket ediyor, çözümlerimizi bu doğrultuda geliştiriyoruz. İlk olarak tesislerin mevcut enerjilerini minimum maliyetle kullanmalarını garanti ediyor ve finansal anlamda kaynak verimliliği yaratıyoruz. Bu sayede kullanıcılarımıza, temiz enerji yatırımları veya enerji verimliliği yaratacak yatırımlar için kaynak sağlıyoruz.
Apollo’nun sunduğu gelişmiş veri analizleri ile operasyon dışı gereksiz enerji tüketimlerinin önüne geçiyor, ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi kapsamındaki enerji değişkenlerini belirliyor ve de sektörel enerji yoğunluğu benchmarkingi ile sektörlerine göre enerjilerini daha da verimli kullanacakları gerçekçi hedefler belirliyoruz. Tam bu aşamada Apollo’nun yapay zeka öneri motoru devreye giriyor, tesislere ve operasyonlarına göre verimli enerji kullanımı için spesifik aksiyon noktaları sunuyoruz.
Özellikle bazı sektörlerde karbon emisyonlarının önemli bir kısmı enerji kullanımından kaynaklanıyor. Verimli enerji kullanımı ve yenilenebilir enerji kaynakları kullanımına geçiş ile emisyonları önemli APOLLO, ALMANYA VE İNGİLTERE’DE OPERASYONLARINA BAŞLADI ölçüde düşürüyoruz. Bununla birlikte sektörel karbon ayak izi benchmarkingi ile firmalara sektörlerine göre daha az karbon emisyonuna neden olmaları için gerçekçi hedefler belirliyor ve yapay zeka öneri motorumuzla emisyon azaltıcı aksiyon planı oluşturuyoruz.
Apollo’nun yurt dışına yönelik çalışmalarından bahseder misiniz?
Yurt dışı çalışmalarımıza 2024 yılı itibariyle aldığımız yatırımın da gücüyle hız vermiş durumdayız. Özellikle Avrupa gelişmiş ekonomilerin bulunması ve yeni gelen karbon regülasyonları doğrultusunda bizim için önemli bir pazar. İlk olarak Almanya ve İngiltere’de operasyonumuzu başlattık ve bu yıl sonuna kadar agresif bir büyüme hedefi benimsedik. Özellikle sanayi ve üretimin payının yüksek olduğu bu ülkelerde enerji tüketimleri de oldukça yüksek. Ayrıca Rusya-Ukrayna savaşı sonrası yaşanan enerji krizi ve artan enerji fiyatları dolayısıyla enerji verimliliği ve tüketim optimizasyonu anlamında yüksek bir talep var. Biz de bu pazarlarda edindiğimiz kullanıcılar doğrultusunda global standartları yakalayan hatta ötesinde bir ürün geliştirdiğimizi anlamış olduk.
