Öne Çıkanlar Perakende

Türkiye’de perakendenin başarısında kadınların katkısını asla unutamayız

Perakende sektörü, kadınların emeği ve vizyonuyla güçleniyor… Türkiye’nin dört bir yanında ve 100’den fazla ülkede markalarımızı büyüten kadın girişimciler, yöneticiler ve çalışanlar, sektöre yön verirken, sürdürülebilir istihdam için yatırımın şart olduğunun altını çizen Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, 2025’te perakende sektöründe kadın istihdamını artırmak için hangi adımların atılması gerektiğini Mall Report okurlarıyla paylaştı.

Türkiye’de kadınların perakende ve markalaşma süreçlerindeki yeri hakkında genel değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?

Öncelikle bir konunun altını çizmek gerekiyor. Türkiye’de kadınların iş gücüne katılımı ve istihdamı gelişmiş ülkelerin çok gerisinde bulunuyor. Ülkemizde çalışma çağındaki her üç kadından ancak biri istihdam ediliyor. OECD ülkeleri arasında kadın istihdamında son sırada yer alıyoruz. Elbette ülkemiz adına övünebileceğimiz bir durum değil.

Perakende, kadınların en çok istihdam edildiği alanlardan birini oluşturuyor. Burada isim vererek unuttuklarıma haksızlık yapmak istemem. Birçoğu kamuoyu tarafından tanınan kadın girişimcilerimiz, yarattıkları markaları yıllardır başarıyla büyütmeye devam ediyorlar. Birçok kadın, CEO ya da yönetim kurulu başkanı olarak markaları başarıyla yönetiyorlar. Kendisi marka olmuş tasarımcı kadınlarımız var. Müşteriyle birebir iletişim kuran temsilciler olarak gördüğümüz satış temsilcilerimizi de elbette unutmuyoruz. Özetle perakendenin her kademesinde bilgisini, emeğini, alın terini, yüreğini ortaya koyan kadınlarımız var. Gerektiğinde risk alan, mesai nedir bilmeden çalışan kadınlarımızla gurur duyuyoruz. Bugün perakende sektörümüz belli bir düzeye gelmiş, markalarımız yedi bini aşkın mağazayla 100’den fazla ülkede kök salmışsa bu başarıda kadınlarımızın katkısını asla unutamayız.

2025’te sektörde kadın istihdamını artırmak adına atılması gereken en önemli adım nedir?

İstihdamı artırmanın yolu yeni yatırımdan geçiyor. Oysa mevcut koşullarda perakendede yatırım iştahı kaldığını söyleyemeyiz. Mahşerin beş atlısı dediğimiz referans fiyat, gümrük vergileri, kiralar, işçilik ve sahte ürün sorunu iki yıldır devam ediyor. Mal sahibi on uzama yılını dolduran işyerinde yüzde 400-500’lere varan oranlarda kira artışı istiyor. Maliyet bu kadar arttığında Avrupa’dan bile pahalı bir ülke haline geliyoruz. Bugün işte tam böyle bir noktadayız. Perakendeci sermayeden yiyor; firmalar eriyor. Dolayısıyla öncelikle bu gidişe bir dur demeliyiz. Kiralarla ilgili mevzuat değişikliği önerimizi ilgili makamlara sunduk. İthal ham madde ve ara malda da en azından ek verginin en sıfırlanması gerekiyor. Bu iki önerimiz karşılık bulursa perakendede ibreyi yeniden yukarı döndürüp, yeni yatırımlarla istihdama katkı vermeye devam edebiliriz.