Dijital bankacılıkta oldukça iyi seviyeye ulaşmış olan Türkiye, kamu otoritesince yapılan düzenlemeler ile fintech şirketlerinin önünü açarak piyasaya girişlerini kolaylaştırdı ve sektördeki rekabeti artırdı. Sektörün öncü firmalarından Dgpays, bu doğrultuda büyümesine hızla devam ediyor. Eylül sayımızda Dgpays Satış ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Karaca ile fintech sektörünü konuştuk.
Ülkemizde ve dünyada fintech sektörü oldukça hızlı büyümekte. Sizler de sektörün öncü firmalarından Dgpays olarak bünyenize yeni dahil ettiğiniz çözümleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Fintech sektörü son derece dinamik, hızlı gelişen bir sektör. Biz de sektördeki öncü firmalardan biri olarak ürün ve hizmetlerimizi müşteri beklentileri ve sektör öngörülerimiz doğrultusunda sürekli yenileyip geliştiriyoruz. Dgpays bünyesinde hem kurumların hem de bireysel kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılamak üzere çok sayıda teknoloji ürünümüz mevcut. Kart, POS, ATM, Kartlı Elektronik Ücret Toplama ürünlerimize ek olarak DigitalSME, SoftPOS, BNPL, “vendor” bağımsız Ortak ATM, DCB ve mobil sadakat programı gibi yapıcı yıkıcı teknolojiler, kapalı sistemleri birbiriyle buluşturan ödeme geçitleri ve ayrıca banka, tüketici finansmanı ve sigorta şirketlerine yönelik ürünlerimiz bulunuyor. Donanım, veri merkezi yönetimi, BT operasyon hizmetlerinin yanında sahtecilik izleme ve engelleme, itiraz çözüm, takas, raporlama ve mutabakat gibi operasyonel servisleri de yürütüyoruz. Temmuz ayında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) değerlendirme sürecinin tamamlanmasıyla DgpaysIT ile ödeme ve elektronik para kuruluşlarına topluluk bulutu hizmeti sunma onayı alarak hizmet alanımızı daha da genişlettik.
Ülkemizdeki fintech ekosistemine bakacak olursak günümüzdeki durumunu ve global anlamda yerini değerlendir misiniz?
Fintech sektöründeki küresel yatırım iştahı biraz azalmış durumda. Bunun sebepleri arasında dünyadaki fintech’lerde geçtiğimiz dönemlerde yer yer makul yaklaşımları aşan anormal değerlemeler gerçekleşmesi ve bu değerlemelerin eldeki iş planlarıyla uyumsuz olmasının yanı sıra dünya genelindeki olumsuz makroekonomik gelişmeler sayılabilir. Türkiye’de ise büyüyen, gelişime son derece açık ve istekli, dinamik bir fintech ekosistemi mevcut. İnovatif ürün ve çözümler hızla hayata geçiriliyor. Dijital bankacılık da oldukça iyi seviyede, hatta dünyadaki örneklerinden önde olduğunu Dijital bankacılıkta oldukça iyi seviyeye ulaşmış olan Türkiye, kamu otoritesince yapılan düzenlemeler ile fintech şirketlerinin önünü açarak piyasaya girişlerini kolaylaştırdı ve sektördeki rekabeti artırdı. Sektörün öncü firmalarından Dgpays, bu doğrultuda büyümesine hızla devam ediyor. Eylül sayımızda Dgpays Satış ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Karaca ile fintech sektörünü konuştuk. söylemek mümkün. Kamu otoritesince yapılan düzenlemeler de fintech şirketlerinin önünü açarak piyasaya girişlerini kolaylaştırdı ve sektördeki rekabeti artırdı. Bu durum Türkiye’yi pazarda pozitif yönde ayrıştırıyor. Türkiye genel olarak yeni dijital teknolojilere hızla adapte olabilen bir pazar. Türkiye’nin fintech sektöründe dünyada önde gelen ülkeler arasında yer almaya devam edeceğini öngörebiliriz.
Ekonomiyi de göz önüne alarak sektör hakkında gelecek öngörüleriniz nelerdir, sektör nereye doğru evriliyor?
Türkiye’deki yerel girişimlerle birlikte artık uluslararası fintech şirketleri de büyüyen, girişimci yönü yüksek fintech ekosisteminde yer alma, ülkemizde faaliyete başlama çabasında. Bu alandaki büyümenin devam etmesini ve rekabetin artmasını bekliyoruz. Rekabette güçlü durabilmek için önümüzdeki dönemde e-para kuruluşları, bankalar ve diğer büyük kurumlar arasındaki iş birlikleri de artacaktır. Aynı zamanda asıl işi finansal hizmetler olmayan ama büyük müşteri portföyüne sahip kurumların bu sektörlere daha fazla gireceğini ve sektörden aldıkları pazar payının da büyüyeceğini tahmin ediyoruz.
