Franchising sözleşmelerinde genellikle franchise veren, sözleşme koşullarını belirlemektedir. Franchise almak isteyenlerin bu koşulları tartışma imkanı yok denebilir. Franchise almak isteyenin pazarlık konusu edebileceği konular giriş ücreti, royalty bedeli, teminat gibi rakamlarla ilgili konulardır. Gerçekten bir franchising sözleşmesinde taraflar belli başlı birkaç noktayı konuşurlar ve hiç konuşmadıkları konuları içeren uzun bir sözleşme metni imzalarlar. Bu sözleşmelerin dili kadar hükümleri de ağırdır.
Franchise alanlar bu sözleşmelerdeki hükümlerin büyük bölümünün uygulanmayacağına inanırlar. Bir franchise alan dostumdan şu sözleri duymuştum: “Sözleşmedeki maddeleri uygulamıyorlar, zaten uygulasalar biz yanarız”. Kendisi bu sözleri gülerek söylemişti, aslında ağlanacak bir durumu dile getirdiğinin farkında değildi.
Frachise veren firmalar genellikle franchise alan taraftan daha güçlü olduğu için mevcut durum yadırganmıyor. Ancak franchise alan’ın güçlü olduğu durumlar nadiren de olsa yaşanıyor. Örneğin, ulusal ölçekte tanınırlığı olmayan franchise verenin markasının tüm Ege Bölgesi’nde tanınmasını sağlayacak bir franchising sözleşmesinde, franchise alan da güçlü bir konumda bulunuyor ve kıran kırana pazarlık yapılıyor. Sözleşme tarafların avukatları arasında onlarca kez gidip geliyor. Sonunda her cümlesi didik didik edilmiş bir sözleşme imzalanıyor. İşte ancak böyle bir sözleşme sağlam ve adil bir ticari ilişki kurulmasını sağlayabilir. Diğerleri ise bir sözleşmeden çok Prusya talimatnamesine benziyor. Hiçbir talimatnameyle sağlıklı bir ticari ilişki kurulamaz.
Zayıf konumda olan franchise alan taraf da ciddi bir pazarlığa girişemez mi? Franchise alanların birçoğuna göre sözleşmeyi okumak bile anlamsız, çünkü franchise veren karşısında hiçbir pazarlık güçleri yok. Evet, franchise alanların çok büyük kısmı böyle düşünüyor ve böyle davranıyor. Oysa şahsi tecrübelerim, zayıf taraf olmasına rağmen ciddi bir pazarlık yapan franchise alanlara, franchise veren firmaların daha çok saygı duyduğunu gösteriyor.
Aslında franchise alanların hiçbir pazarlık yapmadan ve hiçbir sözleşme maddesini tartışmadan franchising sözleşmesini imzalamaları franchise veren firmaların da aleyhine olan bir durum. Çünkü böyle bir durumda franchising sözleşmesindeki maddeler “Genel İşlem Koşulu (GİK)” sayılıyor ve GİK denetimine tabi oluyor. GİK denetiminin en önemli sonucu bazı maddelerin yazılmamış sayılmasına yol açmasında yatıyor. Söz gelimi, franchise verenin ürün teminini durdurabileceğini belirten bir madde yazılmamış sayılabiliyor. Bununla birlikte franchising sözleşmesi geçerli olmaya devam ediyor. Sonuç olarak, franchise veren sözleşmedeki maddeye güvenerek ürün temininden kaçındığında hukuken sözleşmeye aykırı ve kusurlu davranmış oluyor. Dolayısıyla franchise verenin ürün temininin durdurulması nedeniyle franchise alanın uğradığı zararı tazmin etmesi gerekiyor. Tabii ki, karşısında kendisine tazminat talebini yönetebilecek bilinçte bir franchise alan olursa.
Franchise veren ile franchise alan arasındaki orantısız güç dağılımını dengelemenin en etkili yolu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 20-25’inci maddelerinde düzenlenen “Genel İşlem Koşulları” hükümlerini uygulamaktan geçiyor. Franchise alanların, bu konuda bilgili ve bilinçli olması gerekiyor. Yoksa, son derece önemli korumalar getiren bu düzenleme kağıt üzerinde kalır ve hiç kimseye bir faydası olmaz. Bu konuda bilinçli davranmayanların sonradan dökecekleri gözyaşının da bir anlamı olmaz. Peki, Genel İşlem Koşulları nedir ve franchising sözleşmelerinde karşımıza hangi görünümlerle çıkar?
Genel İşlem Koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir. Bu koşulların, sözleşme metninde veya ekinde yer alması, kapsamı, yazı türü ve şekli, nitelendirmede önem taşımaz. Aynı amaçla düzenlenen sözleşmelerin metinlerinin özdeş olmaması, bu sözleşmelerin içerdiği hükümlerin, genel işlem koşulu sayılmasını engellemez. Genel işlem koşulları içeren sözleşmeye veya ayrı bir sözleşmeye konulan bu koşulların her birinin tartışılarak kabul edildiğine ilişkin kayıtlar, tek başına, onları genel işlem koşulu olmaktan çıkarmaz. Genel İşlem Koşullarıyla ilgili hükümler, sundukları hizmetleri kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütmekte olan kişi ve kuruluşların hazırladıkları sözleşmelere de, niteliklerine bakılmaksızın uygulanır (TBK m. 20).
Karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi, sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa, bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip, bunların içeriğini öğrenme imkânı sağlamasına ve karşı tarafın da bu koşulları kabul etmesine bağlıdır. Aksi takdirde, genel işlem koşulları yazılmamış sayılır. Sözleşmenin niteliğine ve işin özelliğine yabancı olan genel işlem koşulları da yazılmamış sayılır (TBK m. 21).
Genel İşlem Koşullarının bulunduğu bir sözleşmede veya ayrı bir sözleşmede yer alan ve düzenleyene tek yanlı olarak karşı taraf aleyhine genel işlem koşulları içeren sözleşmenin bir hükmünü değiştirme ya da yeni düzenleme getirme yetkisi veren kayıtlar yazılmamış sayılır. Genel İşlem Koşullarına, dürüstlük kurallarına aykırı olarak, karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştırıcı nitelikte hükümler konulamaz (TBK m. 24-25).
Örneğin, franchise verenin destekleme edimlerini yerine getirmediği halde franchise alanın tüm edimlerini yerine getirmesi gerektiğine dair sözleşme hükümleri yazılmamış sayılacak ve geçersiz olacaktır. Çünkü bu hükümler, sözleşmenin niteliğine ve işin özelliğine yabancıdır. Asli edim yükümünü önemli ölçüde ağırlaştıran hükümlerdir [Bahar ŞİMŞEK, Franchising Sözleşmesi, Ankara 2016 s. 61-62].
Franchise verenin temerrüde düşmesi durumunda ona avantaj sağlayacak uzun ek süreler öngören maddeler, ihtarsız ve ihbarsız fesih hakkı öngören maddeler, sadece franchise verene fesih hakkı veren maddeler, franchise alanın takas hakkını ortadan kaldıran maddeler, franchise verenin hakimiyeti alanında bulunan hususlara dair ispat yükünü franchise alana yükleyen maddeler GİK teşkil eden ve yazılmamış sayılması gereken, geçersiz maddelerdir [Murat AYDOĞDU, Genel İşlem Koşulları Şerhi, s. 290 vd]. Son olarak, franchise alanın tacir olması da GİK hükümlerinden yararlanmasını engellemez.