AVM Öne Çıkanlar

ICSC’DE BÜYÜK DEĞİŞİM YAŞANDI

AVM sektörünün küresel derneği olan ICSC’de büyük bir değişim yaşandı. Yaşanan bu değişime ilişkin detayları, Nuit Reklam Ajansı’nın Kurucu Ortağı ve kurulduğundan bugüne başkanlığını yürüten Tuba Kılıç Almalı ile Haziran sayımızda konuştuk.

ICSC’de yaşanan bu büyük değişim nedir?

ICSC’de yaşanan bu büyük değişimi anlatırken aslında pandemi öncesi ve sonrası olarak ikiye ayırabiliriz. Pandemi öncesi yani 2020 ve öncesinde ICSC (International Council of Shopping Centers) Uluslararası Alışveriş Merkezleri Konseyi olarak tanıyorduk. ICSC, 2020 yılı ve devamında büyük bir değişim süreci başlattı. Öyle ki o yıl ödül programı başvuruları dahi durduruldu ve o dönem kendilerine bunu sorduğumuzda yeni yapılanma içerisinde olduklarını açıkladılar. Akabinde çok büyük bir değişimin rüzgarı esti ve ICSC bu defa (Innovating Commerce Serving Communities) İnovatif Ticari Hizmetler Komünitesi olarak karşımıza çıktı. Bu değişimin hacmi o kadar büyüktü ki tüm perakende ve hizmet sektörünü kapsayan bir çerçeve oluşturulmuştu. Aslında günümüzde AVM’lerin Yaşam Merkezlerine dönüştüğünü düşünürsek çok da anlaşılabilir bir değişim olduğunu görebiliriz. Artık AVM dediğimiz yerlerin alışverişten çok daha fazla ihtiyaca cevap vermesi ile birlikte hayatın içindeki konumlanma merkezi de değişti. Bu değişimin olmaması durumunda kurumun daha kısır bir hale geleceği aşikârdı. Tabii bu değişimin içeriğinde kıtalar arası oluşum düzlemi de kalkmıştı. Öncesinde Avrupa, Orta Doğu, Amerika gibi kıtalar üzerinden oluşumlar kurgulanırken şimdi tek merkezden ilerleyen daha küresel ve bütünleştirici bir dengeyle kurgulandığını görüyoruz. Kendi kişisel kanaatim de bu değişimin çok daha verimli olduğu doğrultusunda. Çünkü deneyim aktarımlarının da kıtalar bazında değil, küresel bazda olması sektörün verimliliğini artıracağı yönünde.

ICSC tarafından düzenlenen ve herkesin heyecanla takip ettiği ödül programlarında bir değişim oldu mu?

Evet oldu. Bu değişimin, ödül programlarındaki akış sürecini de olumlu yönde etkilediğini düşünüyorum. ICSC’de gerek başarılı görülen mülk ve yatırımlar gerek başarılı bulunan pazarlama kampanyaları ödüllendirilirken başvuran markanın yer aldığı kıta lokasyonu dikkate alınarak başvurular gerçekleştirilirdi. Bu değişimle birlikte kıtalar bazında yönetim anlayışı ortadan kalktığı için başvurularımızı da artık bu yönde yapmıyoruz. O dönem Türkiye olarak Avrupa başlığının altında olan programlara katılıyorduk. Dolayısı ile Avrupa’da karşılığı olan bir başarıyı göğüslüyorduk. Şimdi ise başvurularımız küresel olarak gerçekleşiyor. Dolayısı ile edindiğimiz başarı da küresel oluyor. Böylece belki daha zorlu bir süreci deneyimliyor olabiliriz çünkü artık tüm dünya ile yarışıyoruz. Fakat daha zorlu bir süreci göğüslüyor olsak da adil değerlendirmelerin yapıldığını düşündüğümü de söylemek isterim.

Bu değişim sonrası Türkiye’den ödül kazanan oldu mu?

Elbette oldu. Değişim sürecinde ilk mülk ve yatırım olarak katılım göstereceğimiz program açıldı. Değişim öncesi Europing Shopping Center olarak başvurduğumuz program yerine artık Global Awards başlığı altında Global Design & Development Awards program olarak karşımıza çıktı. 2021 yılında Türkiye’den Metropol İstanbul ve Hilltown Karşıyaka’nın danışmanlık sürecini üstlenerek başvurularımızı gerçekleştirdik ve her iki başvuruda da ödülle döndük. 2021 yılında Türkiye’den başka kazanan olmamakla birlikte Metropol İstanbul, Hilltown Karşıyaka hepimizin haklı gururu oldu. 2022 yılında ise pazarlama kulvarındaki ödül programı da açıldı. Fakat adı Solal Marketing yerine MAXI olarak karşımıza çıktı. Geçtiğimiz günlerde kazanların açıklandığı bu programın ise bu sene Türkiye’den tek kazananı vardı. Yine danışmanlığını bizim üstlendiğimiz Hilltown Karşıyaka Christmas Bazaar projesi ile kazandı ve hepimizin yüzünü gülümsetti.

2022 yılında MAXI programına Türkiye’den başka proje katılımı var mıydı?

Vardı fakat Türkiye’den bizim danışmanlığını üstlendiğimiz tek proje Hilltown Karşıyaka Christmas Bazaar projesiydi.

Son olarak bu başarılarınızın okuyucularımıza da ilham olabilecek bir sırrı var mı?

Sır diyemeyiz ama sebepleri var diyebiliriz. Öncelikle çalışacağımız markanın bizimle iletişime geçen ilgili kişisinin iletişim kalitesini çok önemsiyoruz. Kaliteli ve saygın bir iletişim üslubu yoksa teklifimizi dahi paylaşmıyoruz. Çünkü bizi başarılı kılan en önemli unsurlardan biri çalışma motivasyonumuz. Dolayısı ile çalışma motivasyonumuzu etkileyen birinci paydaşımızın marka tarafındaki ilgili kişi olması sebebi ile bu konuyu çok önemsiyoruz. Akabinde daima savunduğumuz bir diğer sebep var ki o da yaptığımız her hangi bir şeyi yapmış olmak için değil sonucu değiştirecek yönde ele alarak yapmış olmak diyebiliriz. Son olarak da yaşadığımız her deneyimi önemseyerek bir sonraki adımımızı edindiğimiz deneyim ışığında atıyor olmakta bunların arasında.