PayPorter – Hızlıpara Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para A.Ş. Genel Müdürü İzzet Metcan’ı ağırladığımız Nisan sayımızda Metcan, firma olarak fintek dünyasına dair hayata geçirdikleri yatırımlar ve yeni dönem projelerinden bahsederken; Türkiye’nin fintek ekosisteminde sektörü tüketiciler nezdinde daha yaygın hale getirerek güçlendirmeye yönelik atılması gereken adımları okurlarımızla paylaştı.
Tüketicilerin finansal hizmetlere erişimini kolaylaştıran bir sistem olarak öne çıkan ve büyük bir yükseliş yaşayan fintek ekosistemine dair PayPorter’ın hayata geçirdiği yatırımlar nedir, yeni yatırım ve projelerinizden de bahseder misiniz?
PayPorter olarak halen 185 civarı ülkeye anında ve uygun fiyatla para göndermek ve adınıza gelen parayı tamamen ücretsiz olarak alabilmek mümkündür. “Paranın olduğu her alanda en hızlı, en güvenli ve en yaygın hizmeti sunmak” misyonu ile uluslararası para transferi ve ödeme alanında yatırım ve projelerimizi hayata geçiriyoruz. Markalarımızdan kuikpara ise dijital bir cüzdan uygulamasıdır. Kullanıcıların cep telefonları üzerinden hızlı ve güvenli uluslararası para gönderme alma, fatura ödeme gibi işlemleri 7/24 ve anında kolayca yapmasını sağlar. kuikpos markamız ile sunduğumuz sanal POS çözümleri, tek bir entegrasyonla tek çekim, taksitli satış ve güvenli ödeme alabilme imkanı sunarak tüketicilere ve işletmelere değer katmaktadır. Önümüzdeki dönemde başta ön ödemeli kart olmak üzere yeni projelerimizi hayata geçireceğiz.
Teknolojinin gelişimiyle paralel büyüme sergileyen fintek dünyasını önümüzdeki dönemde neler bekliyor, sektördeki bu değişime PayPorter ne kadar hazır?
Fintek dünyası son yıllarda önemli ölçüde büyüdü, bu büyümenin artarak devam etmesini bekliyoruz. Mobil ödemeler, dijitalleşen finansal işlemler ve blokzincir alanlarındaki gelişmeler itici güçler olacaktır.
Önümüzdeki dönemin önemli bir başka özelliği de artan regülasyonlar olacaktır. Yeni düzenlemelere fintek şirketlerinin hızla adapte olması gerekecektir.
Halen finans ve teknoloji alanlarının geleneksel oyuncuları olan bankalar ile tam bir entegrasyon sağlanmış görünmemesine karşın, artık bankalar ile iş birliği içinde çok daha sıkı bir zihinsel ve teknik entegrasyon olması beklenmelidir. Özellikle açık bankacılığın gelişmesiyle, müşteriler bankalarla birlikte finteklerle de hangi bilgilerini ne amaçla paylaşacağını belirleyen taraf olacaktır. Asıl güç olan bilgi, gerçek sahibinin eline geçecektir.
Yapay zeka ve makine öğrenmesi günümüzde sahtekarlık işlemlerinin önlenmesi ve kredi skorlaması alanlarında kullanılırken, gelecekte yeni alanlarda kullanılmaya başlanacaktır. Gelecekte fintekleri bekleyen en önemli tehlike ise siber güvenlik konuları olacaktır. Bu konuda fintekler arasında rekabet değil iş birliği olması tüm sektörün yararına olacaktır.
PayPorter, tüm iş modellerinde ve ürünlerinde bugünü referans alarak hızla pazar payı almaya çalışmaktansa, dinamik ve hızla değişen finansal teknoloji alanında rekabetin görece az olduğu, pazara giriş bariyerinin yüksek olduğu ve sadece yüksek teknoloji değil “business knowhow” gerektiren alanlara uzun vadeli olarak odaklanmıştır. Geleneksel olarak güçlü olduğumuz alanlara odaklanmayı sürdürürken, odaklanmamızı kaybetmeden iş modelimizi dijital alana da taşıyoruz. Bu amaçla kuikpara adlı mobil cüzdan uygulamamız ve kuikpos sanal POS uygulamamız geleneksel iş modelimize paralel olarak müşteri beklentilerini karşılayan ürünlerimiz olarak ön plana çıkmaktadır. Geleneksel finans kuruluşları olan bankalarla olduğu kadar, alanında lider olan diğer fintek şirketleriyle iş birliği yaparak bilgi ve deneyimimizi diğer finteklerin yüksek teknoloji içeren çözümlerinin içine yerleştirmek de diğer bir hedefimizdir.
2022 yılında 90 milyon doları aşkın yatırımın gerçekleştiği Türkiye fintek ekosisteminde sektörü tüketiciler nezdinde daha yaygın hale getirerek güçlendirmeye yönelik ne tür adımlar atılmalı?
Tüm dünyada finansal tüketiciler finansal hizmetleri diledikleri anda, en kolay ve en uygun fiyatla kullanmak istiyorlar. Türkiye’deki durum da bundan farklı değil. Ancak ülkemizde finteklerin henüz yeteri kadar tanınmaması ve bankalar kadar güven veren kuruluşlar olarak görülmemesi önemli bir sorun olarak karşımızdadır. Özellikle finansal alanda hizmet sunan ödeme ve elektronik para hizmeti sunan şirketlere güven duyulması için en önemli görev, sektörün temsilcisi olan Türkiye Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşları Birliği (TÖDEB) ile denetleyici kuruluş olan Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB)’na düşüyor.
Sayısı 80’i bulan kuruluşlar denetleyicilerin zorlaması olmaksızın belli standartlara gelmek için birlikte hareket etmeli.
Ürün ve hizmetlerin nihai tüketiciler tarafından erişimini artırmak ve kolay ulaşılmasını sağlamak önemli adımlardan biridir.
Ürün ve hizmetlerin süreç tasarımlarını “içeriden dışarıya” değil “dışarıdan içeriye” doğru yaparak tüm süreçlerin şeffaflığını sağlamak ve müşteriye göstermek çok önemlidir. Müşteri bir hizmet aldığında sadece fiyatını değil sürecin nasıl çalıştığını da görebilmeli ve takip edebilmelidir.
Gerek kişisel gerekse finansal verilerinin gizliliğine özen gösterildiği konusunda tüketiciye güven verilmelidir.
Müşteri desteği ve iletişim kanallarının sürekli açık olması güvenle ilgili pek çok sorunun giderilmesine katkı sağlayacağı gibi, müşteriden alınan geri bildirimle şirket içindeki sürekli inovasyon da desteklenmelidir.