Markalar e-ticaret süreçlerinde hacimlerini büyütmek adına neler yapmalılar, eticaret hacmini büyütemeyen bir marka stratejilerini ne yönde değiştirmeli?
Markalar ya da marka olmak isteyen doğrudan e-ticaret ile ticari hayatına başlayan fi rmaların stratejileri birbirinden ayrılmaktadır. E-ticarette marka olabilmek için önce kendimize hedef kitlemizi belirlemeliyiz. Pazarlamada 4P stratejisini konuşurken, artık günümüzde daha çok 5N+1K stratejisi daha da yaygınlaşmış durumda. Kime + Ne zaman? Nasıl? Nerede? Neyi? Neden? sorularının cevaplarını bulacak hedef kitle personaları oluşturmak gerekiyor. Çıkan bu değerlerden sonra ihtiyaçlarına yanıt bulanacak ya da onlar için ihtiyaç oluşturabilecek, marka bilinirliği açısından 360 derece online ve offl ine bir reklam stratejisi ile gelirimizden büyük biri bölümünü buraya ayırmak gerekiyor.
Tommy Life olarak e-ticaret ve eihracatta yılın ilk aylarında sergilediğiniz performanstan bahseder misiniz?
Tommy Life olarak öncelikle insana yatırım yaptık. Katma değer oluşturan bir e-ticaret departmanı kurulumu sağladık. Her işin uzmanı var ve sadece uzman olduğu alanda çalışacak bir ekip yapımız mevcut. Dolayısı ile ekip arkadaşlarımız sadece enerjilerini uzman oldukları alanda verimli tüketecek bir duruma geldi. Pandemide ekstra büyümenin verdiği etkileşim ile operasyonel tarafta lojistik alt yatırımlarımızı, stok üretim kapasitemizi de doğru orantıda arttırarak satış potansiyelini daha yukarı doğru ilerlettik. Türkiye içerisinde lokal olarak gerek web sitemiz gerekse pazaryeri satış kanallarında birçok yerde satış operasyonlarımız hazırlandı. Artık e-ihracat için hazır hale geldik. Avrupa’da Polonya’da ilk showroom ve lojistik operasyonu için hazırlıklara başladık. Q4 itibari ile de doğrudan Avrupa’da depomuz üzerinden Zalando vb. satış kanalları ve Avrupa web sitemiz ile operasyonlarımızı başlatacağız.
Türkiye’de ve dünyada e-ticaret pandemi ile birlikte beklenenden büyük bir ivme sergiledi. E-ticaret ve e-ihracatın günümüzdeki konumu ve pandemi etkilerinin tamamen ortadan kalktığı bir senaryoda geleceği konusunda düşünceleriniz nedir?
Türkiye’de 5 yılda kazanılabilecek bir büyüme 2 yılda kazanım sağladı. Pandeminin en çok yaradığı sektör de şüphesiz online ticarette varlığını sürdüren sektör ve şirketler oldu. Artık pandemi etkisi duruldu. İnsanlar hafta sonu sokaklara çıkmaya, akşamları sevdikleri ile beraber kafelerde, sinemalarda, AVM’lerde vakit geçirmeye başladı. Dolayısı ile bu durum da online satışlara yansıdı. Bundan sonraki süreç çok daha zor. Asıl mesele pandemide kazanım sağladığımız yeni müşteri kitlesini nasıl kaybetmeyiz ve yaşam boyu değerini nasıl artırabiliriz sorusunun cevabını bulmak için Pazarlama ve CRM departmanlarımızda çok fazla vakit geçirmemiz gerekiyor. Kişiselleştirilmiş kampanyalar, müşteri segmentasyonları gibi araçlara ve yetenekli ekip arkadaşlarına yatırım yapıp buradaki süreçleri iyileştirmeli ve mevcudu korumalıyız.
Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?
Online ticarette varlığını sürdüren ve online ticarette yer almak isteyen marka ve KOBİ’lere önerim; önce doğru ekibe ve insana yatırım yapmaları. Ucuz insan gücü ya da ucuza kabul ettiğiniz insan gücü size ancak mevcudu devam ettirecek bir vizyon katar. Vehbi Koç’un dediği gibi de, “ İşi İyi Bilenlerle Çalışın”
