Perakende sektöründe AVM’lerin rolü oldukça büyük. Giderek değişen iş yaşamı ve müşteri davranışlarında, teknoloji ile alışkanlıklar doğrultusunda AVM’ler nasıl pozisyon almalıdırlar?
AVM’lerin bir zamanlar hem perakende de hem de gayrimenkul yatırımı açısından açık bir üstünlüğü vardı. Ancak günümüzde her yerde erişilebilen ve yılın 365 günü 7/24 açık olmasıyla büyük bir avantaja sahip olan e-ticaret, AVM’lerin krallığına meydan okumaya başladı. Bu güçlü rakibe karşı pozisyon almaya çalışan AVM’ler, Covid-19 pandemisi ile en hafi f tanımla sarsıldı. Pandemi sonrasına bağlanan umutlar, hazırlanan planlar, belirlenen hedefl er Türkiye’nin savrulan ekonomisi ile maalesef hayata geçirilemedi. Artık hem AVM’lerin hem de perakendecilerin lokasyon, kira bedeli, ürün fi yatı gibi gündemlerinin çok ötesinde gündemleri var. E-ticaret platformlarının aynı gün teslimat, tek tıkla sipariş verme, aynı ürünü en iyi fi yata bulabilme fi ltreleri gibi birçok akıllı opsiyonu sayesinde geleneksel perakendeyi tehdit etmesi hiç şaşırtıcı değil. E-ticaretin sağladığı avantajlar yanında; Türk halkının dramatik şekilde düşen alım gücü, yalnızca satın alma davranışında somut değişikliklere yol açmadı. Aynı zamanda perakendecileri ve AVM’leri pazardaki rollerini yeniden gözden geçirmeye zorladı.
Pandemiden oldukça etkilenen AVM sektöründe klasik alışveriş deneyimine ek olarak müşteri memnuniyeti ve yaşam merkezi olma yolunda ekstra konseptler yükselişte. Bu konuya dayanarak yaptığınız çalışmalar, geliştirdiğiniz projelerden bahseder misiniz?
Özellikle büyük şehirlerimizde insanlar AVM’leri ortak bir kamusal alan ve trafi kten, hava koşullarından ve suçtan uzak güvenli bir sığınak olarak görüyorlar. AVM’ler, insanların bu tercihini yaratacakları bir macera duygusu ve davetkar bir atmosfer ile güçlendirerek onların alışveriş için daha çok kalmalarını, rahatlayarak iyi vakit geçirmelerini, arkadaşlar ve aile ile sosyalleşmelerini sağlayan kamusal alan algılarını güçlendirmelidir. Teknolojinin yardımıyla da yeni müşteri deneyimleri tasarlamak, etkileşimi ve geliri artırıcı diğer bir seçenek olacaktır. Müşterilerimiz artık geleneksel alışverişin çok ötesine geçen deneyimler aramaktadır. Tüm bu olumsuzluklara rağmen alışveriş merkezleri perakendenin itici gücü konumundadır. Perakende ve alışveriş merkezi dünyası çarpıcı biçimde değişiyor, ancak AVM’ler hala kentlerde merkezi bir role sahiptir. AVM’ler kendilerini artık perakendeciler için uygun kiralar, koşullar ve çözümler sunan mülk sahipleri olarak değil, “deneyim tasarımcıları” olarak görmelidir.
Sektörünüzde yurt dışı yatırımlarınızı anlatır mısınız? Türk markalarının yurt dışında şu anki konumu nedir, geleceğe dair görüşleriniz nelerdir?
Mallmartturk olarak, yurt dışında faaliyet göstermek için yakın coğrafyamızda yoğun bir hazırlık ve tanıtım dönemi geçirdik. Bunun meyvelerini 2014’ten itibaren toplamaya başladık. Bugün Kıbrıs, Özbekistan, Gürcistan ve Irak’ta bulunan projelerimiz ile hizmet ihracatı yapıyoruz. Sadece, Türkiye’deki deneyimlerimizi ihraç etmekle kalmıyoruz. Türk markalarımızı hizmet verdiğimiz projelerimize götürerek Türk markalarının tanıtımını yapıyor ve ihracata dolaylı katkı sağlıyoruz. Bu yılın sonuna kadar Kuzey Afrika pazarında da faaliyete geçmeyi hedefl iyoruz. Irak pazarında Erbil ofi simize ilave olarak kısa süre içinde Bağdat ofi simizi de açacağız. Irak’ta Erbil, Kerkük, Musul, Duhok, Tıkrit ve Bağdat’ta hizmet verdiğimiz projeler sayesinde hem Türkiye’den çok deneyimli AVM yöneticilerimize istihdam sağlıyoruz hem de Türk markalarımıza yeni alanlar açıyoruz. Kerkük’te açılışını yaptığımız Mall of Kirkuk projesini inşaat döneminden başlayarak yönettik. Kiralamanın %75’e yakını Türk markalarımız ile yapıldı. Ayrıca, inşaat faaliyetlerinde birçok Türk müteahhit ile çalışılmasını sağladık. Gürcistan, pazara girmemizin ardından en kısa sürede geri dönüş aldığımız ülke oldu. Batum’daki projemiz Batumi View için hizmet vermeye başlamamızın ardından hem Batum’da hem de Tifl is’te birçok yatırımcı, projelerindeki ticari alanların geliştirilmesi ve yönetilmesi için kapımızı çaldı.en iyi fi yata bulabilme fi ltreleri gibi birçok akıllı opsiyonu sayesinde geleneksel perakendeyi tehdit etmesi hiç şaşırtıcı değil. E-ticaretin sağladığı avantajlar yanında; Türk halkının dramatik şekilde düşen alım gücü, yalnızca satın alma davranışında somut değişikliklere yol açmadı. Aynı zamanda perakendecileri ve AVM’leri pazardaki rollerini yeniden gözden geçirmeye zorladı. Pandemiden oldukça etkilenen AVM sektöründe klasik alışveriş deneyimine ek olarak müşteri memnuniyeti ve yaşam merkezi olma yolunda ekstra konseptler yükselişte. Bu konuya dayanarak yaptığınız çalışmalar, geliştirdiğiniz projelerden bahseder misiniz? Özellikle büyük şehirlerimizde insanlar AVM’leri ortak bir kamusal alan ve trafi kten, hava koşullarından ve suçtan uzak güvenli bir sığınak olarak görüyorlar. AVM’ler, insanların bu tercihini yaratacakları bir macera duygusu ve davetkar bir atmosfer ile güçlendirerek onların alışveriş için daha çok kalmalarını, rahatlayarak iyi vakit geçirmelerini, arkadaşlar ve aile ile sosyalleşmelerini sağlayan kamusal alan algılarını güçlendirmelidir. Teknolojinin yardımıyla da yeni müşteri deneyimleri tasarlamak, etkileşimi ve geliri artırıcı diğer bir seçenek olacaktır. Müşterilerimiz artık geleneksel alışverişin çok ötesine geçen deneyimler aramaktadır. Tüm bu olumsuzluklara rağmen alışveriş merkezleri perakendenin itici gücü konumundadır. Perakende ve alışveriş merkezi dünyası çarpıcı biçimde değişiyor, ancak AVM’ler hala kentlerde merkezi bir role sahiptir. AVM’ler kendilerini artık perakendeciler için uygun kiralar, koşullar ve çözümler sunan mülk sahipleri olarak değil, “deneyim tasarımcıları” olarak görmelidir. Sektörünüzde yurt dışı yatırımlarınızı anlatır mısınız? Türk markalarının yurt dışında şu anki konumu nedir, geleceğe dair görüşleriniz nelerdir? Mallmartturk olarak, yurt dışında faaliyet göstermek için yakın coğrafyamızda yoğun bir hazırlık ve tanıtım dönemi geçirdik. Bunun meyvelerini 2014’ten itibaren toplamaya başladık. Bugün Kıbrıs, Özbekistan, Gürcistan ve Irak’ta bulunan projelerimiz ile hizmet ihracatı yapıyoruz. Sadece, Türkiye’deki deneyimlerimizi ihraç etmekle kalmıyoruz. Türk markalarımızı hizmet verdiğimiz projelerimize götürerek Türk markalarının tanıtımını yapıyor ve ihracata dolaylı katkı sağlıyoruz. Bu yılın sonuna kadar Kuzey Afrika pazarında da faaliyete geçmeyi hedefl iyoruz. Irak pazarında Erbil ofi simize ilave olarak kısa süre içinde Bağdat ofi simizi de açacağız. Irak’ta Erbil, Kerkük, Musul, Duhok, Tıkrit ve Bağdat’ta hizmet verdiğimiz projeler sayesinde hem Türkiye’den çok deneyimli AVM yöneticilerimize istihdam sağlıyoruz hem de Türk markalarımıza yeni alanlar açıyoruz. Kerkük’te açılışını yaptığımız Mall of Kirkuk projesini inşaat döneminden başlayarak yönettik. Kiralamanın %75’e yakını Türk markalarımız ile yapıldı. Ayrıca, inşaat faaliyetlerinde birçok Türk müteahhit ile çalışılmasını sağladık. Gürcistan, pazara girmemizin ardından en kısa sürede geri dönüş aldığımız ülke oldu. Batum’daki projemiz Batumi View için hizmet vermeye başlamamızın ardından hem Batum’da hem de Tifl is’te birçok yatırımcı, projelerindeki ticari alanların geliştirilmesi ve yönetilmesi için kapımızı çaldı.